23 Ağustos 2023 Çarşamba günü Suriye’nin Rojava bölgesinde Amude (Amuda) ile Qamişlo (Kamışlı) arasındaki 712 nolu karayolu üzerindeki Til Şiîr (Tall Şair) köyü kavşağında Türk ordusuna ait silahlı bir insansız hava aracı (İHA) bir gazetecinin aracını hedef aldı.
Bombalama sonucu Necmedin Feysel Hec Sinan isimli medya çalışanı hayatını kaybederken, Delila Egid isimli gazeteci de yaralandı. Hastanede yaşam mücadelesi veriyor.
Basın özgürlüğü, şeffaflığı, hesap verebilirliği ve çeşitli fikirleri teşvik ederek bilgili ve demokratik bir toplum için hayati önem taşır. Yine de, Türk ordusunun gazetecilere yönelik saldırılarının artması bizi endişelendiriyor. Bu eylemler insan haklarını ihlal ediyor ve demokrasiyi aşındırıyor.
Gazeteciler gerçeği ortaya çıkarmak, yolsuzluğu ifşa etmek ve kamu söylemini desteklemek için hayati öneme sahiptir. Onlara saldırmak, bilgi edinme ve demokrasi hakkını zayıflatır. Türk ordusunun gazetecilere yönelik sindirme ve şiddetini şiddetle kınıyoruz. Tarafsız haber yapabilmeleri için güvenlikleri ve dürüstlükleri korunmalıdır. Gerçeğe ve insan haklarına değer veren bir toplum, basın özgürlüğüne saygı duyar.
NATO üyesi bir devlet olan Türkiye, neredeyse her gün sivillere saldırıyor ve onları öldürüyor. Türk insansız hava araçları, ABD ve Rusya tarafından ortak olarak kontrol edilen bir alan olan Suriye üzerindeki hava sahasında serbestçe hareket ediyor. Türkiye, son üç yılda Kuzey ve Doğu Suriye özerk bölgesinde yaklaşık 200 insansız hava saldırısı gerçekleştirdi. Derik’ten Şehba’ya kadar hemen hemen her yer silahlı insansız hava araçları tarafından vuruldu. Bu saldırıların hedefleri arasında Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi (AANES) yetkilileri, muharebe birliği üyeleri ve siviller yer aldı ve yüzlerce kişinin ölümüne yol açtı. Dahası, Türk ordusu AANES topraklarında Suriye hükümet güçlerini de hedef aldı ve en az 46 kişinin ölümüne yol açtı.
Ayrıca, 2023 yılı içerisinde Suriye’nin çeşitli bölgelerinde altı gazeteci hayatını kaybetti. Sınırsız uluslararası medya özgürlüğünü savunma zorunluluğu hayati önemde olmaya devam ediyor. Türkiye hükümeti tarafından gazetecilere yönelik saldırılara karşı dayanışma çağrısında bulunuyoruz ve basın özgürlüğüne yönelik bir saldırının tek bir yerde küresel olarak yankılandığını kabul ediyoruz. Birleşik iletişimimiz demokrasi, adalet ve insan hakları ilkelerini vurgular.
Sonuç olarak, tüm dünyada ve özellikle Orta Doğu gibi savaş bölgelerinde basın özgürlüğünü güvence altına almak için sessiz kalmamanızı rica ediyoruz. Herkesi, şu anda ortaya çıkan sorunlara dikkat çekmeye, bunları tartışmak için masaya getirmeye ve desteklerini sunmaya çağırıyoruz. Açık diyalogları teşvik etmemiz ve bu devam eden zorlukların ele alınmasında yardım sunmamız esastır.
Dayanışma içinde,
Stichting Kurulu Vrouwen Onderzoeks- ve Communicatiecentrum NEWA